Hastane Öncesi Anjiyoödem Yönetimi

Anjiyoödem, genellikle yüz, ağız ve larinks mukozasının ödemi ile karakterize bir durumdur. Damar geçirgenliğini arttıran vazoaktif mediatörler nedeni ile intertisiel alana sıvı toplanması ile oluşur. Allerjik reaksiyonlar, ilaçlar (ACE inhibitörleri, aspirin, NSAİ v.b.), böcek ve arı sokmaları anjiyoödem oluşturan en önemli nedenler arasında gösterilebilir.
Anjiyoödem durumunda hastaların etkilenen kısımlarda dudak, göz kapakları dil gibi yapılarda şişme, dolgunluk, yanma hissi ve uyuşma gibi belirtiler görülebilir. Anjiyoödem tutulumu larinks gibi yapılara ulaşması durumunda solunum sıkıntısı, stridor, ses kısıklığı, disfaji, disfoni gibi durumlar görülebilir. Kaşıntı ve ürtiker genellikle anjiyoödemde görülmez.
Anjioödem lokalize olarak kalabileceği gibi hızlı bir şekilde yayılarak solunum yolları mukozasının büyük bölümünü hızlı bir şekilde etkileyerek kompleks bir yapıya dönüşebilir. Anjiyoödem durumunda dil ve larinks tutulumu geliştiğinde solunum yolu obstrüksiyonlarına bağlı kardiyak arrest gelişebilir. Larinks tutulumlarında hava yolu hızlı bir şekilde daralarak ciddi durumlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle hastane öncesi alanda hava yolu yönetimi ve anjioödemin etki alanının yada şiddetinin azaltılması önemlidir.
Hastane Öncesi Alanda Anjiyoödem Yönetimi
- ABCDE yaklaşımı ile hasta değerlendirilmeli, temel yaşam desteği veya ileri yaşam desteği ihtiyacı belirlenmelidir.
- Hastaya %100 oksijen desteği sağlanmalıdır. Hastanın hedef SpO2‘ si %95 in altına inmemelidir.
- Larinks ve ciddi dil tutulumu olan hastalarda hava yolu tıkanıklığı gelişebileceğinden erken entübasyon düşünülmeli ve entübasyona hazır olunmalıdır.
- Hastanın kardiyak ve Kan basıncı monitörizasyonu sağlanmalıdır.
- Anjiyoödem durumlarında ilk tercih edilecek ilaç Adrenalin olmalıdır. Adrenalin 0.3-0.5 mg IM olarak uygulanmalıdır. Bu doz gerektiği kadar tekrarlanabilir. (Herediter anjiyoödemde adrenalin ve antihistaminikler etkisiz kalabilir. Bu tip hastalarda donmuş plazma tedavisi yapılabilecek merkeze hızla nakli gerçekleştir.)
- IV erişim sağlanmalıdır.
- Metilprednizolon 1-2 mg/kg olacak şekilde IV uygulanabilir. Doz gerekli görüldüğü durumlarda 250 mg’ a (total) kadar çıkartılabilir.
- Hastaya histamin (H1 – H2) reseptör antagonistleri (H1 reseptör blokeri: Avil amp 45 mg, H2 reseptör blokeri: Ranitidin amp. 50 mg) IV yavaş infüzyon olarak başlanabilir.
- Hastanın vital bulgulara sürekli takip edilmelidir.
- Hastanın tedavisinin yapılabileceği en uygun ve en yakın merkeze nakli sağlanmalıdır.
Kaynaklar:
1- Tintinalli Acil Tıp – Kapsamlı Bir Çalışma Kılavuzu 2010 7. baskı Bölüm: 127 Kısım 3 Syf: 1812
2- Anthony FT Brown and Michael D.Cadogan – Acil Tıp Tanı ve Yönetim 6. Baskı Syf: 111
3- Tarascon Erişkin Acil Cep Kitabı – Steven G. Rothrock, MD Syf: 7

